Perşembe, Mart 8


Büyümek
Öğleden sonra iki ders. Acele acele yetiştim işe. Neyse ki deneme yapıyoruz bugün. Bu, rahatça oturup dinlenebileceğim demek. Her dakika ayakta çok yorucu oluyor. Çocuklarım beni gördüklerine çok sevindi. Hepsi çiçek gibi. Tertemiz, uzun, boş bir sayfa her biri. Henüz hayal kırıklığına uğramamış, yanlışlar yapmamışlar. Herşeyin yorumu o kadar basit ki... İşte bu yüzden, ruhlarının temizliğinden, küçük güzel anılarından böyle aydınlık ve neşeli oluşları. Ya biz?
Geçmekte oldumuz uzunca yol, yola beraber başlayıp geride bıraktıklarımız, yalnızlığımız, düş kırıklığımız...İşte tüm bunlar dilimizde acı bir tat bırakıyor. Anılarımız hiç silinmemek üzere programlanmış, hafızamıza kazınıp en olmadık zamanlarda defalarca bizimle yüzleşiyor. Çocukken aydınlık olan yüzümüze gölge vuruyor şimdi, suratımız ekşiyor, kaşlarımız çatılıyor.
Çocukken bana büyüdüğümde çok mutlu olacağımı söylediler. Çocukluk gibisi var mı??Yanılmışlar!

Hiç yorum yok: